.png)

FRANSA’DA CEZA DAVALARI
İDENOVA HUKUK BÜROSU İLE FRANSA’DA CEZA DAVALARI
Fransa'da Ceza hukuku alanında uzman olan Hukuk büromuz bu davalarının tüm aşamalarında sizlere hukuki hizmet sunmaktadır. Fransa’da bir ceza soruşturması genel hatlarıyla şu şekilde yürütülmektedir:
-
Polise ve savcılığa şikayet etme veya şikayete tabii olmayan suç isnadı halinde soruşturmanın açılması ;
-
İfade ve yüzleştirme yapılması ;
-
Adli polis, savcılık, soruşturma hakimi (juge d’instruction) ve tutuklama hakimi önünde savunma ;
-
Soruşturma dosyalarında tüm soruşturma işlemlerinin yürütülmesi;
-
Asliye Ceza ve Ağır Ceza davalarında savunma.
Hukuk büromuz sadece sanıkları değil mağdurların haklarını sonuna kadar savunulmaktadır.
Ceza davalarında avukatın soruşturmanın başında dosyaya müdahale etmesi çok önemlidir zira bu durum savunmanızı başından beri sağlam bir temelde kurmanıza yardımcı olur ve ilerde davanın istenilen biçimde sonuçlanmasına katkı sunar.
Fransız Hukukuna göre, gözaltı işleminden sonra veya gözaltı işlemi olmadan adli polis tarafından ifadenizin alınmasından sonra, davanın gidişatı konusunda değişik ihtimaller söz konusu olabilmektedir :
-
Savcılık suçun işlenmediği veya suçun işlendiği konusunda yeteri kadar delil olmadığı veya suçun zamanaşımına uğradığı kanaatinde ise takipsizlik kararı verir. Fransa’da suç işlendiği kanaatine varması halinde bile, savcılık dava açmamaya karar verebilir (opportunité de poursuite). Bu konuda yasa savcıya geniş bir yetki alanı bırakmaktadır. Takipsizlik kararı verilmesi halinde, yasa müştekiye değişik alternatifler sunar: Müşteki bu karara İstinaf Mahkemesi Başsavcılığı önünde itiraz edebildiği gibi, soruşturma hakimine (juge d’instruction) başvurup sanık hakkında soruşturma dosyasının açılmasını da isteyebilir. Müşteki/mağdur aynı zamanda, sanık hakkında doğrudan doğruya Asliye Ceza Mahkemesi önünde dava da açabilmektedir (citation).
-
Savcılık suçlamaların ciddi olması, davanın hassas ve politik olması, sanık sayısının fazla olması, uluslararası bağlantıların olması veya suçlamanın ağır cezalık olması halinde soruşturma hakimine (juge d’instruction) başvurup sanık hakkında soruşturmanın açılmasını talep edebilir (ouverture d’une information judiciaire). Bu tür dosyalarda suçlama ağır ise ve örgütsel suçlar söz konusu ise tutuklama çok sık rastlanan bir durumdur. Tutuklama olmaması halinde de, hakkında soruşturma açılan şahıslar adli kontrol şartıyla serbest bırakılabilirler. Soruşturma dosyaları genel olarak uzun sürmekte ve sonrasında soruşturma hakimi şüpheli hakkında dava açıp açmamaya karar vermektedir. Hakimin dava açması halinde ilgili Asliye Ceza Mahkemesi veya Ağır Ceza Mahkemesi sanığın yargılamasını yapar. Soruşturma hakiminin dava açma dahil tüm işlemlerine karşı İstinaf Mahkemesi Soruşturma Dairesine (Chambre de l’instruction de la Cour d’appel) başvurulabilmektedir.
-
Savcılık ayrıca Ceza Mahkemesinde dava açıp hızlı yargılama usulüyle sanığın hemen yargılanmasını isteyebilir (comparution immédiate). Bu durumda sanığın hızlı yargılanmayı kabul etmesi gerekmektedir. Eğer hemen yargılanmaya icazet etmezse ve savunmasını hazırlamak için süre isteyebilir ve mahkeme kendisine savunmasını hazırlaması için bir süre verir. Bu durumda Ceza Mahkemesi sanığın tutuklu veya tutuksuz yargılanmasına karar verir ve yeni bir duruşma günü tayin eder. Bu tür davalarda sanık savunmasını hazırlaması için süre halinde, suçun işlendiği konusunda inkar edilemez delillerin olması ve sanığın sabit ikametgâh ve işinin olmaması söz konusu ise mahkeme ilgili şahsın tutuklanmasına karar verilir. Yeni tayin edilen duruşmada sanığın kamuya açık yargılanması yapılır. Bu hızlı yargılama usulü suçun işlendiği konusunda yeteri kadar delil olan dosyalarda kullanılmaktadır.
-
Savcılık bununla birlikte, polis ifadesinden sonra sanık hakkında dava açar ve sanığa adli polis vasıtasıyla bir duruşma davetiyesi verebilir. Bu durumda sanık duruşma gününe kadar savunmasını hazırlar, delillerini toplar ve duruşma günü sanığın yargılaması yapılır. Bu süre içinde sanık tamamen serbest olabileceği gibi, savcılık şartların gerçekleşmesi halinde özgürlükler hakimine başvurup sanığın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasını da talep edebilir.
-
Savcılık aynı şekilde sınırlı sayıda hafif suçlarda, sanığa bir gün verir ve belirtilen günde kendisine bir ceza önerir (ordonnance pénale). Sanık savcılık tarafından tayin edilen cezayı kabul etmezse, 45 gün içinde Ceza Mahkemesine itiraz eder ve belirlenen duruşma gününde bu mahkemede yargılanır. Bu yargılamada Ceza Mahkemesi, savcılık tarafından önerilen cezayı indirilebileceği gibi yükseltilmesine de karar verebilir.
-
Savcılık son olarak, yine hafif suçlarda sanıkla anlaşma yoluna gidilmesine karar verebilir. Bunun için belirli bir gün tayin edilir ve o günde savcı bir ceza önerir ve sanık ile pazarlık yapılır. Savcı ile anlaşma olması halinde, bu anlaşma Ceza Mahkemesi tarafından onanır ve bu onama kararı mahkeme kararı niteliğindedir. Buna karşın anlaşma olmaması halinde, sanık Ceza mahkemesi önünde normal bir yargılama gibi yargılanır.
-
Yukarıda belirtilen tüm bu aşamalarda avukatlarımız sizi sağlıklı bir şekilde yönlendirmenin yanında haklarınızı yargı organları önünde sonuna kadar savunmaktadırlar.
CEZA DAVASINDA NEDEN İDENOVA HUKUK NEDEN BİZİ TERCİH ETMELİSİNİZ ?



CEZA HUKUKU ALANINDA UZMAN AVUKAT EKİBİ
CEZA DOSYASININ TÜM AŞAMALARINDA ETKİN SAVUNMA
CEZA DAVASININ SONUNDA AİHM'E BAŞVURU YAPILMASI
Av. Doç. Dr. Ümit KILINÇ'ın ekibi Ceza Hukuku alanında uzman Fransız avukatlarından oluşmakta ve bu alanda soruşturmanın başından yargılamanın sonuna kadar müvekkillerine hukuki hizmet sunmaktadır.
Av. Doç. Dr. Ümit KILINÇ ve avukat ekibi, hakkınızda açılan soruşturmanın takipsizlikle veya kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin bir kararla sonuçlandırılması için uğraşmaktadır. Buna rağmen davanın açılması ve dava istenilen bir kararla sonuçlanmaması halinde avukatlarımız, yargı yollarına başvuru ve gerektiğinde davanın AİHM'e taşınması süreçlerini titizlikle takip edilmektedir.
Av. Doç. Dr. Ümit KILINÇ ve avukat ekibi adil bir yargılama yapılmayan bir ceza davasını, iç hukuk yollarının tükettikten sonra AİHM'e götürmeyi amaçlamaktadır. Bu amaçla ulusal yargı organları önünde adil yargılanma hakkını düzenleyen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesine aykırı olan durumları dile getirmekte ve bu şekilde ihlalin giderilmesini sağlamaktadır.